turgutkuzan
Paylaşımcı Üye
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.
Camide kıble şaşırılabilir mi?
Yıllar önce sıcak bir yaz günü, bir iş vesilesiyle Bakanlıklar semtine gitmiştim.
Öğle vakti olduğu için iş görüşmesi için uygun bir vakit olmadığını düşünerek biraz zaman geçirmek istedim.
Öğle namazını henüz kılmamış olduğum için yakındaki Kocatepe camiine gittim.
Abdest alıp, camiye girdim. Namaz kılarken önümden kimse geçmesin diye namazı üst katta kılmak istedim.
İlk katta fotoğraf çeken turistler olduğu için en üst kata kadar çıkmayı tercih ettim.
Huşu içinde namaz kılabilmek, dikkatimi dağıtması muhtemel her türlü görüntüden kaçınmak için bir sütunun arkasına geçtim, sol tarafımda ve arkamda duvar vardı.
Bu şekilde namazda dikkatimi dağıtacak her türlü önlemi almış olduğum inancıyla namaza durdum.
Öğlen namazının farzına kılmaya başlayacakken uzaktan birinin işaret ederek bir şeyler söylediğini işittim.
Ne söylediğini anlamadım, işaret eden kişi söylediği şey üzerinde durmadan uzaklaştığı için önemsemedim.
Namazımı tamamlayıp, tespihatımı yaptım.
Gitmek için, namaz kıldığım bölümden çıktığım anda farz namaza başlamadan önce yapılan işaretin anlamını fark ettim.
Huşu içinde namaz kılacağım düşüncesiyle aldığım önlemler, kıbleyi 90 derece şaşırmama neden olmuştu.
Önüm, arkam ve sol tarafım kapalı olduğu için kıbleye yönelmediğimi fark edememiştim.
Hayatımın birçok döneminde, kendimden emin olarak kararlar aldım.
Daha sonra bu kararların yanlış olduğunu gözlemledim.
Evlilikte önceliği, eşinizi ve çocuklarınızı mutlu etmeye mi veriyorsunuz, yoksa önce kendi huzurumu sağlayayım ki ailemi mutlu edebileyim diye mi düşünüyorsunuz?
Önceliğinizi işinize verip en iyi şekilde yapmaya mı çalışıyorsunuz, yoksa borç - harç düşünürken işimi iyi yapmak mümkün değil şeklinde mi düşünüyorsunuz?
Hayat gaileleri ile meşgulken kıbleye yönelebilmek mi, yoksa inziva da kıbleye yönelebilmek mi?
Bu dünyaya rahat etmek için gönderilmedik, rahatlık inşallah toprağın altına uzanmakla başlayacak.
Bu dünyada rahat etmek için çalışmayı bırakıp, başkalarını rahat ettirmek için çalışmak, toprağın altına uzandığımızda rahat olmamıza vesile olamz mı?
Önceliklerimiz ne olmalıdır?
Camide kıble şaşırılabilir mi?
Yıllar önce sıcak bir yaz günü, bir iş vesilesiyle Bakanlıklar semtine gitmiştim.
Öğle vakti olduğu için iş görüşmesi için uygun bir vakit olmadığını düşünerek biraz zaman geçirmek istedim.
Öğle namazını henüz kılmamış olduğum için yakındaki Kocatepe camiine gittim.
Abdest alıp, camiye girdim. Namaz kılarken önümden kimse geçmesin diye namazı üst katta kılmak istedim.
İlk katta fotoğraf çeken turistler olduğu için en üst kata kadar çıkmayı tercih ettim.
Huşu içinde namaz kılabilmek, dikkatimi dağıtması muhtemel her türlü görüntüden kaçınmak için bir sütunun arkasına geçtim, sol tarafımda ve arkamda duvar vardı.
Bu şekilde namazda dikkatimi dağıtacak her türlü önlemi almış olduğum inancıyla namaza durdum.
Öğlen namazının farzına kılmaya başlayacakken uzaktan birinin işaret ederek bir şeyler söylediğini işittim.
Ne söylediğini anlamadım, işaret eden kişi söylediği şey üzerinde durmadan uzaklaştığı için önemsemedim.
Namazımı tamamlayıp, tespihatımı yaptım.
Gitmek için, namaz kıldığım bölümden çıktığım anda farz namaza başlamadan önce yapılan işaretin anlamını fark ettim.
Huşu içinde namaz kılacağım düşüncesiyle aldığım önlemler, kıbleyi 90 derece şaşırmama neden olmuştu.
Önüm, arkam ve sol tarafım kapalı olduğu için kıbleye yönelmediğimi fark edememiştim.
Hayatımın birçok döneminde, kendimden emin olarak kararlar aldım.
Daha sonra bu kararların yanlış olduğunu gözlemledim.
Evlilikte önceliği, eşinizi ve çocuklarınızı mutlu etmeye mi veriyorsunuz, yoksa önce kendi huzurumu sağlayayım ki ailemi mutlu edebileyim diye mi düşünüyorsunuz?
Önceliğinizi işinize verip en iyi şekilde yapmaya mı çalışıyorsunuz, yoksa borç - harç düşünürken işimi iyi yapmak mümkün değil şeklinde mi düşünüyorsunuz?
Hayat gaileleri ile meşgulken kıbleye yönelebilmek mi, yoksa inziva da kıbleye yönelebilmek mi?
Bu dünyaya rahat etmek için gönderilmedik, rahatlık inşallah toprağın altına uzanmakla başlayacak.
Bu dünyada rahat etmek için çalışmayı bırakıp, başkalarını rahat ettirmek için çalışmak, toprağın altına uzandığımızda rahat olmamıza vesile olamz mı?
Önceliklerimiz ne olmalıdır?