Hamilelik ile değişen bir vücuda ve yeme şekline sahip oluruz. Hamile kalan kişinin yeme gereksinimleri diğer kişilere göre değişiklik göstermektedir. Farkedilen en belirgin özellik, fazla yemek yeme isteğidir. Hamilelik süresince anne karnında annenin yedikleri ile beslenen bebek gelişimini tamamlamaktadır. Burada anne adaylarının dikkat etmesi gereken ilk şey, alması gereken vitaminleri alırken aşırıya kaçarak fazla kilo alımı ile karşılaşmamalarıdır.
Fazla yeme arzularına değil, yenilmesi gereken besinleri dikkate almalı ve vitamin olarak güç deposu oluşturmalıdır. Hamile olan kişilerin ilaç kullanımları kısıtlı olduğu için besinlerle vitamin alımını tamamlamalı ve güçsüz düşecek bir bedeni muhafaza etmelidir.
Hamileliğin ilk anlarında değişen hormonlar nedeniyle vücut ilk etapta besinleri kabul etmez ve bulantı şeklinde reaksiyon gösterir. Bu bulantılar nedeniyle anne adayı besinleri almakta zorlanır. İstem dışı da olsa anne adayı bir endişeye kapılır. Fakat bu endişe oldukça yersizdir ve bulantılar, bebeğinizin sağlıklı gelişim sürecinde var olduğunun bir göstergesidir. Bulantıların geçme dönemi kişiden kişiye değişkenlik göstermekte ve kiminde kısa, kiminde de uzun dönem var olmaktadır. Bu bulantılar döneminde bulantılarınızın var olduğunu keşfetmeniz size oldukça yardımcı olur ve almanız gereken besinleri kolayca almış olabilirsiniz.
Hamilelik döneminde yenilen yemeğin miktarı önemsizdir. Kimi anne adayları ne kadar çok yemek tüketirse bebeğin o kadar sağlıklı olacağı düşüncesindedir. Bu tamamen yanlış bir düşüncedir. Önemli olan ne kadar yediğiniz değil, ne kadar besin aldığınızdır. Bebek gelişimini tamamlarken sizin de vücut dengeniz adına almanız gereken besinleri almanız gerekmektedir. Normal seyrinde devam eden bir gebelikte, kendi vücut ihtiyaçlarının dışında bebeğin alması gereken besinler sonucunda kişinin alması gereken kilo 10-12 kg arasında değişkenlik göstermektedir. Alması gereken enerji miktarı 300 kalori, 500 mg kalsiyum, 20 gr protein ve 20 gr da demirdir.
Kalsiyum içeren besinler tüketilmelidir. Bunlar süt ve süt ürünleri ile yeşil sebzelerdir. Bazı gebeliklerde süt tüketimi mideyi rahatsız etmektedir. Bu durumda süt yerine tamamlayıcı olarak yoğurt tüketimine dikkat edilmelidir. Yeteri kadar kalsiyum ihtiyacınızı tamamlamadığınız takdirde bebek bu alımı tamamlamak adına diş ve kemiklerden faydalanacaktır. Genellikle de hamilelikten sonra duyulan şikâyetlerden biri annenin kaybolan dişleridir. Bu ürünleri tüketirken dikkat edilmesi gereken en önemli şey, hijyen bakımından temizliktir. Dikkat edilmediği takdirde tifo, brucella vb. rahatsızlıklarla karşılaşabiliriz.
Proteinler olarak et ve et ürünleri, yumurta, baklagiller ve balık tüketimine dikkat edilmelidir. Protein gereksinimi, bebek gelişiminde zekâ kapsamında etki etmekte ve kemik yapısını güçlendirmektedir. Özellikle omega-3 ve omega-6 içeriğini daha çok barındıran balık haftada 3 kez tüketilmeye özen gösterilmelidir. Et tüketiminde dikkat edilmesi gereken husus, yağ fazla içermemesi ve pişme kıvamının iyi olmasıdır. Çiğ et tüketimi bebekte çeşitli sağlık rahatsızlıklarına ve annede erken doğuma sebebiyet vermektedir. Yenilen besinlerin taze ve organik olmasına dikkat edilmelidir.
Demir, kan yapıcı besinler tüketilmeye özen gösterilmelidir. Çünkü demir eksikliği sonucunda hamile adayı olan annede sürekli bir halsizlik, üşüme, yorgunluk ve uyku artışı gözlenir. Bunun sonucunda ise bebeğin rahim içerisindeki gelişiminde duraksama ve dolayısıyla da ölü doğuma dahi sebebiyet vermektedir. Besinlerden fazlasıyla elde edilemeyen demir ihtiyacını gidermek adına hamile adayı annelere takviye olarak demir hapları verilmektedir. Demir haplarında dikkat edilmesi gereken tek şey, süt ile içiminin gerçekleştirilmemesidir. Süt, demirin emilimini azaltır ve etkisini yok eder. Eksik alınan demir, doğum sonrası lohusalık döneminin de zorluklar yaşanmasına sebebiyet verir.
C vitamini, çeşitli rahatsızlıklara kalkan olan C vitamini hamilelik döneminde oldukça önemlidir. Demirin enzimleşmesinde en büyük yardımcı vitaminlerden biridir. Bu vitaminlerin içerdiği değerlere göre bebeğin birçok gelişim noktasında kilit haline gelir. Özellikle zekâ gelişimini etkilemektedir. C vitamini tüketirken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, organik olarak tüketilmesidir. Katkı maddesi bulunan ve hap şeklinde tüketilen vitaminler sağlık açısından pek de doğru değildir.
Folik asit, alınması gereken en önemli besinlerden biridir. Çünkü bebeğin sinir sistemi gelişiminde B9 vitamininin olması gerekmektedir. Folik asit vücutta depolanamadığından dolayı özellikle gebeliğin ilk haftalarından itibaren ilaç şeklinde kullanılmaktadır. Daha çok sebzelerde bulunan folik asit, pişirilme sonucu bu değerini yitirmektedir. Folik asit eksikliği sonucunda bebekte geri dönüşümü olmayan sağlık sorunları ile karşılaşılır. Fazlasıyla folik asit eksikliği olan anne adayları, gebelikten 3 ay önce bu alımı başlatmalıdırlar.
Fazla yeme arzularına değil, yenilmesi gereken besinleri dikkate almalı ve vitamin olarak güç deposu oluşturmalıdır. Hamile olan kişilerin ilaç kullanımları kısıtlı olduğu için besinlerle vitamin alımını tamamlamalı ve güçsüz düşecek bir bedeni muhafaza etmelidir.
Hamileliğin ilk anlarında değişen hormonlar nedeniyle vücut ilk etapta besinleri kabul etmez ve bulantı şeklinde reaksiyon gösterir. Bu bulantılar nedeniyle anne adayı besinleri almakta zorlanır. İstem dışı da olsa anne adayı bir endişeye kapılır. Fakat bu endişe oldukça yersizdir ve bulantılar, bebeğinizin sağlıklı gelişim sürecinde var olduğunun bir göstergesidir. Bulantıların geçme dönemi kişiden kişiye değişkenlik göstermekte ve kiminde kısa, kiminde de uzun dönem var olmaktadır. Bu bulantılar döneminde bulantılarınızın var olduğunu keşfetmeniz size oldukça yardımcı olur ve almanız gereken besinleri kolayca almış olabilirsiniz.
Hamilelik döneminde yenilen yemeğin miktarı önemsizdir. Kimi anne adayları ne kadar çok yemek tüketirse bebeğin o kadar sağlıklı olacağı düşüncesindedir. Bu tamamen yanlış bir düşüncedir. Önemli olan ne kadar yediğiniz değil, ne kadar besin aldığınızdır. Bebek gelişimini tamamlarken sizin de vücut dengeniz adına almanız gereken besinleri almanız gerekmektedir. Normal seyrinde devam eden bir gebelikte, kendi vücut ihtiyaçlarının dışında bebeğin alması gereken besinler sonucunda kişinin alması gereken kilo 10-12 kg arasında değişkenlik göstermektedir. Alması gereken enerji miktarı 300 kalori, 500 mg kalsiyum, 20 gr protein ve 20 gr da demirdir.
Kalsiyum içeren besinler tüketilmelidir. Bunlar süt ve süt ürünleri ile yeşil sebzelerdir. Bazı gebeliklerde süt tüketimi mideyi rahatsız etmektedir. Bu durumda süt yerine tamamlayıcı olarak yoğurt tüketimine dikkat edilmelidir. Yeteri kadar kalsiyum ihtiyacınızı tamamlamadığınız takdirde bebek bu alımı tamamlamak adına diş ve kemiklerden faydalanacaktır. Genellikle de hamilelikten sonra duyulan şikâyetlerden biri annenin kaybolan dişleridir. Bu ürünleri tüketirken dikkat edilmesi gereken en önemli şey, hijyen bakımından temizliktir. Dikkat edilmediği takdirde tifo, brucella vb. rahatsızlıklarla karşılaşabiliriz.
Proteinler olarak et ve et ürünleri, yumurta, baklagiller ve balık tüketimine dikkat edilmelidir. Protein gereksinimi, bebek gelişiminde zekâ kapsamında etki etmekte ve kemik yapısını güçlendirmektedir. Özellikle omega-3 ve omega-6 içeriğini daha çok barındıran balık haftada 3 kez tüketilmeye özen gösterilmelidir. Et tüketiminde dikkat edilmesi gereken husus, yağ fazla içermemesi ve pişme kıvamının iyi olmasıdır. Çiğ et tüketimi bebekte çeşitli sağlık rahatsızlıklarına ve annede erken doğuma sebebiyet vermektedir. Yenilen besinlerin taze ve organik olmasına dikkat edilmelidir.
Demir, kan yapıcı besinler tüketilmeye özen gösterilmelidir. Çünkü demir eksikliği sonucunda hamile adayı olan annede sürekli bir halsizlik, üşüme, yorgunluk ve uyku artışı gözlenir. Bunun sonucunda ise bebeğin rahim içerisindeki gelişiminde duraksama ve dolayısıyla da ölü doğuma dahi sebebiyet vermektedir. Besinlerden fazlasıyla elde edilemeyen demir ihtiyacını gidermek adına hamile adayı annelere takviye olarak demir hapları verilmektedir. Demir haplarında dikkat edilmesi gereken tek şey, süt ile içiminin gerçekleştirilmemesidir. Süt, demirin emilimini azaltır ve etkisini yok eder. Eksik alınan demir, doğum sonrası lohusalık döneminin de zorluklar yaşanmasına sebebiyet verir.
C vitamini, çeşitli rahatsızlıklara kalkan olan C vitamini hamilelik döneminde oldukça önemlidir. Demirin enzimleşmesinde en büyük yardımcı vitaminlerden biridir. Bu vitaminlerin içerdiği değerlere göre bebeğin birçok gelişim noktasında kilit haline gelir. Özellikle zekâ gelişimini etkilemektedir. C vitamini tüketirken dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, organik olarak tüketilmesidir. Katkı maddesi bulunan ve hap şeklinde tüketilen vitaminler sağlık açısından pek de doğru değildir.
Folik asit, alınması gereken en önemli besinlerden biridir. Çünkü bebeğin sinir sistemi gelişiminde B9 vitamininin olması gerekmektedir. Folik asit vücutta depolanamadığından dolayı özellikle gebeliğin ilk haftalarından itibaren ilaç şeklinde kullanılmaktadır. Daha çok sebzelerde bulunan folik asit, pişirilme sonucu bu değerini yitirmektedir. Folik asit eksikliği sonucunda bebekte geri dönüşümü olmayan sağlık sorunları ile karşılaşılır. Fazlasıyla folik asit eksikliği olan anne adayları, gebelikten 3 ay önce bu alımı başlatmalıdırlar.