turgutkuzan
Paylaşımcı Üye
Allah (c.c.) rahmeti, selamı ve bereketi üzerimize olsun.
Sosyal medyada İran'ın mezhep eksenli dış politika izlediği, bu durumun Türkiye için bir dış tehdit olduğu hususunda görüşler paylaşılmaktadır.
Kişisel görüşüm, LİDER ÖZELLİKLİ (tek adam) yönetimlerin miadını doldurduğu yönündedir.
LİDER ÖZELLİKLİ yönetimlerin son temsilcileri Türkiye ve Rusya'dır.
Bu ülkelerde de kurumsallaşma yaygınlaştığı için, liderlerin yönetimdeki etkinliği azalmıştır.
Benzer bir durum İran içinde geçerlidir.
1979 yılında İran Devrimi'nden sonra ülkede büyük değişiklikler yaşandı.
Günümüzde devrime imkan veren şartlar ortadan kalkmış ve dolayısıyla devrimi yapan kadroların etkinliği de azalmıştır.
Artan nüfusa ve eğitime bağlı olarak, toplum içinde çok sayıda grubun yönetimdeki etkinliği artmıştır.
İsrail'de dahil olmak üzere halkın din eksenli yönetimlere desteği azalmıştır.
Bunun doğal sonucu olarak, devlet yöneticileri de din temelli devlet yönetiminden vaz geçip, jeopolitik çıkarlar, devlet çıkarları, bölgesel hegemonya gibi endişelerle hareket etmeye başlamışlardır.
İran'ın jeopolitik çıkarlar, devlet çıkarları, bölgesel hegemonya gibi endişelerle izlediği dış politika ÖNYARGILAR nedeniyle mezhep temelli dış politika olarak ALGILANMAKTADIR.
ÖNYARGILARIN farkına varılmasına vesile olması umuduyla, İran ve Şiilik hakkında OBJEKTİF veriler içeren bazı bilgileri paylaşmayı uygun görüyorum.
Sosyal medyada İran'ın mezhep eksenli dış politika izlediği, bu durumun Türkiye için bir dış tehdit olduğu hususunda görüşler paylaşılmaktadır.
Kişisel görüşüm, LİDER ÖZELLİKLİ (tek adam) yönetimlerin miadını doldurduğu yönündedir.
LİDER ÖZELLİKLİ yönetimlerin son temsilcileri Türkiye ve Rusya'dır.
Bu ülkelerde de kurumsallaşma yaygınlaştığı için, liderlerin yönetimdeki etkinliği azalmıştır.
Benzer bir durum İran içinde geçerlidir.
1979 yılında İran Devrimi'nden sonra ülkede büyük değişiklikler yaşandı.
Günümüzde devrime imkan veren şartlar ortadan kalkmış ve dolayısıyla devrimi yapan kadroların etkinliği de azalmıştır.
Artan nüfusa ve eğitime bağlı olarak, toplum içinde çok sayıda grubun yönetimdeki etkinliği artmıştır.
İsrail'de dahil olmak üzere halkın din eksenli yönetimlere desteği azalmıştır.
Bunun doğal sonucu olarak, devlet yöneticileri de din temelli devlet yönetiminden vaz geçip, jeopolitik çıkarlar, devlet çıkarları, bölgesel hegemonya gibi endişelerle hareket etmeye başlamışlardır.
İran'ın jeopolitik çıkarlar, devlet çıkarları, bölgesel hegemonya gibi endişelerle izlediği dış politika ÖNYARGILAR nedeniyle mezhep temelli dış politika olarak ALGILANMAKTADIR.
ÖNYARGILARIN farkına varılmasına vesile olması umuduyla, İran ve Şiilik hakkında OBJEKTİF veriler içeren bazı bilgileri paylaşmayı uygun görüyorum.