Yapay Zeka Girişimleri

crypton

Paylaşımcı Üye

Yapay zeka girişimleri 7 yılda 33 kat arttı​

Türkiye Yapay Zeka İnisiyatifini (TRAI) 2017’de kuran Halil Aksu, yapay zeka girişimlerinin 7 yılda 33 kat arttığını belirtti.​

23.03.2024 - İstanbul

Türkiye Yapay Zeka İnisiyatifini (TRAI) 2017’de kuran Halil Aksu, yapay zeka girişimlerinin 7 yılda 33 kat arttığını belirterek, “Biz 2017’de Türkiye’de 12 tane yapay zeka ‘startup’ı saymıştık. Bugün 400’e yakın girişimci var ve bunların çoğu iyi fonlanmış durumda, çok başarılılar.” dedi.

Aksu, Anadolu Ajansı Teyit Hattı’na yapay zekayla ilgili çeşitli açıklamalarda bulundu.

Dünya yapay zeka liginde Türkiye’nin yerini değerlendiren Aksu, ABD, Çin, İngiltere, Kanada, Fransa, Almanya ve Japonya gibi ülkelerden sonra Türkiye’nin ikinci ligde gibi düşünülebileceğini ifade ederek “Biz 2017’de Türkiye’de 12 tane yapay zeka ‘startup’ı saymıştık. Bugün 400’e yakın girişimci var ve bunların çoğu iyi fonlanmış durumda, çok başarılılar. Yurt dışına ihracat yapıyorlar, yurt dışına ofislerini kuruyorlar. Son 6-7 yılda Türkiye çok sevdi yapay zekayı, özel sektör… 2021 yılında Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi bir Ulusal Yapay Zeka Stratejisi dokümanı yayınladı. Bu da çok değerli bir belge. Kamu sektörü de yapay zekayı şu an çok ciddiye alıyor.” diye konuştu.

“İşinizi yapay zeka değil, yapay zekayla sizden daha iyi yapabilen elinizden alacak”​

“Yapay zekanın iş hayatını ve istihdamı gelecekte nasıl etkileyebileceği” sorusunu yanıtlayan Aksu, yapay zekanın otomasyonu kolay ve faydalı olan meslekleri ortadan kaldırma ihtimali olduğunu belirtti.

Aksu, kendisinin de çok beğendiği bir söylemi anımsatarak, “Sizin mesleğinizi yapay zeka elinizden almayacak ama sizin işinizi yapay zekayla sizden daha iyi, daha hızlı, daha verimli yapabilen bir insan, sizin işinizi elinizden alacak. Bu neredeyse her meslek için geçerli.” dedi.

“Yapay zeka yanlış ellere geçerse çok büyük zararlara sebep olabilir”​

Aksu, yapay zekayla ilgili hukuki düzenleme çalışmaları kapsamında ise şunları kaydetti:

“Ben liberal ekonomi savunucusuyum ama devletin de asgari düzenleme çerçevesi sağlaması gerektiğine inanıyorum. Yapay zeka yanlış ellere geçerse, yanlış, daha doğrusu kötü niyetli amaçlarla kullanılırsa, çok büyük zararlara ve tahribatlara sebep olabilir. Otonom araçların çarpışmasından menkul değerler piyasalarının manipülasyonuna kadar, yanlış kanser teşhislerinden sahte veya yalan içeriklerin yaygınlaşmasına kadar, istihdamı yok etmesinden özellikle de askeri alanda tehlikeli ve otonom sistemlerin başına buyruk hareket edip felaketlere neden olmasına kadar pek çok alanda, yapay zeka ters ve yıkıcı sonuçları olabilir.”

Etik ve hukuki düzenlemeler gerektiğini ifade eden Aksu, “Bunlarla ilgili etik, hukuki ve resmi düzenlemeler ve yönlendirmeler olmak zorundadır. Ama etik ve yasal çerçevenin içinde girişimcilere, serbest ekonomiye, arz talep dengesine olabildiğince az müdahale edilmelidir, özel sektör, kamu ve sivil toplumun bir denge ve rekabet içinde ilerlemesi ve gelişmesi teşvik edilmelidir.” dedi.

“En büyük sorumluluğu taşıyan oyuncular sosyal medya şirketleri”​

Yapay zeka ile dezenformasyon ilişkisini değerlendiren Aksu, sosyal medya ortamında bilgi kirliliği, dezenformasyon seli, tsunamisi yaşandığını söyledi. Toplumsal açıdan en önemli sorunlardan birinin dezenformasyon olduğunu ifade eden Aksu, şöyle devam etti:

“Aslında yapay zeka, kendisi yapmıyor bunu. Aslında sosyal medya şirketleri, burada en büyük sorumluluğu taşıyan oyuncular. Çünkü sizin de benim de sosyal medyaya girdiğimizde onun amaç fonksiyonu, onun kullandığı yapay zeka, sizi içeride tutmak, beni içeride tutmak. O yüzden benim önüme futbol videosu düşürüyor, kedi videosu düşürüyor, ekonomi haberi düşürüyor araya da diğerlerini serpiştiriyor. Şimdi bunu yapabilmek için, yapay zekayı beni tanımak, beni bağımlı hale getirmek için kullanıyor.”

Aksu, aynı sosyal medya şirketlerinin aslında hakikatle sahte bilgiyi ayırmak için de çok daha basit yapay zeka kullanabileceğini ancak “iş modeli” ve “ahlaki pusula”larının problemli olduğunu söyledi.

“Yapay zeka çok daha iyi tahminleme yapmayı sağlayacaktır”​

Aksu, “Yapay zekayla deprem tahmini mümkün mü?” şeklindeki soruya ise şu yanıtı verdi:

“Kesinlikle. Şimdi şöyle düşünmemiz lazım: İnsan aklıyla yapabildiğimiz her şeyi yapay zekayla da yapabiliriz. Hatta çok daha iyi yapabiliriz. Çok daha hızlı yapabiliriz. Deprem tahmini aslında neye dayanıyor? Deprem tahmini sahadan veri toplamaya ve istatistiki modellere bakmaya da dayanıyor. Dolayısıyla biz bunu insan aklıyla ya da geleneksel bilişim sistemiyle yapmaktansa öğrenen sistemlerle yapmak ve orada gelişmiş algoritmalar kullanmak çok daha iyi tahminleme yapmayı sağlayacaktır.”

 
  • Beğen
Tepkiler: Rafet ve Meksika

Yapay zekanın Türkçesini geliştirecek ve Türk gibi düşünmesini sağlayacak dil modeli geliyor​

Türkiye, yapay zekanın oluşturabileceği riskleri önlemek amacıyla çalışmalarını yoğunlaştırırken TÜBİTAK tarafından geliştirilmeye başlanan “büyük dil modeli”, bu teknolojinin Türkçesini geliştirmesine ve bir Türk gibi düşünmesine katkı sağlayacak.​

11.04.2024 - Ankara

AA’nın, “Yapay Zeka Çağına Doğru” başlıklı dosyasının ikinci haberinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının ilgili kuruluşu TÜBİTAK’ın yapay zeka teknolojisine yönelik çalışmalarına yer verildi.

Yapay zekanın gelişimi ve yayılması, diğer teknolojik ilerlemeleri geride bırakarak özellikle üretken yapay zeka ve büyük dil modelleri gibi alanları içine alarak bugüne kadar görülmemiş bir hızla ilerlemeye başladı.

Bu durumun, mevcut paradigmalara ve çözümlere büyük etki yapacağı ve geleneksel yapay zeka çözümlerinin etkinliğini azaltarak bu alanda çözümler sunan teknoloji sağlayıcılarının rekabet gücünü zayıflatacağı öngörülüyor.

Dünyadaki büyük teknoloji firmalarının geliştirdiği çözümlerle tekelleşmesi ve bu alanda diğer ülkeleri bağımlı hale getirmesi ihtimaline karşı ise üretken yapay zekanın Türkiye’de etkin kullanılması, bu teknolojileri geliştiren ve alanında yurt dışı bağımsızlığı kazanmış bir ekosisteme sahip olunması, Milli Teknoloji Hamlesi açısından kritik önem taşıyor.

Yapay zekada Türkçe kaynak sınırlı​

Yapay zekanın kullandığı kaynak dil, kültürel etki bakımından da hayati önem taşıyor. Dil modellerinin önyargıları içerebilmesi ve bu modeller aracılığıyla kültüre yabancı önyargılar girebilmesi riski, bu teknolojiye yönelik çalışmaların önemini artırıyor.

Dünyada yaygın şekilde kullanılan büyük dil modelleri eğitilirken Türkçeye yeterince yer verilmemesi önemli risklerden biri olarak görülüyor. Meta’nın modelinde ilk 16 dil içinde Türkçe kendine yer bulamazken OpenAI modelinin eğitiminde Türkçe kaynaklar yalnızca yüzde 0,16 oranında kullanılıyor.

Chat GPT’de yazılan kodların yoğunlukla Anglo-Sakson dillerinden gelmesi, yapay zekanın verdiği yanıtlar ve sağladığı bilgilerde bu kültürün dünya görüşünün kullanıcılara sunulması dikkati çekiyor.

Dolayısıyla çocukların bu dil modelleriyle etkileşim kurması, Türk kültür, örf, adetlerinde yer almayan birçok unsurla tanışıp kültürel yozlaşmanın bir parçası olması riskini barındırıyor.

TÜBİTAK’ın modeli yapay zekanın dağarcığını geliştirecek​

Bu noktada TÜBİTAK BİLGEM tarafından çalışmaları yapılan “Türkçe Büyük Dil Modeli” stratejik önem taşıyor. Kurum, bu alanda “temel model” geliştiren ilk ve tek kurum olarak diğerlerinden ayrışıyor.

Böylece, Türkçeyi iyi konuşmasının yanı sıra Türk kültürünü ve hassasiyetlerini de taşıyan bir model kullanıma hazırlanıyor.

Temel model, yapay zeka alanında, geniş bir veri seti üzerinde önceden eğitilmiş ve genel dil yapısını, sözcüklerin ve cümlelerin nasıl kullanıldığını öğrenmiş bir model olarak tanımlanıyor.

Bu model, belirli bir dilin veya birden fazla dilin geniş bir kapsamını içeren verilerle eğitiliyor. Örneğin, bir Türkçe temel model, internette bulunan Türkçe metinler, kitaplar, makaleler ve daha fazlasını içeren verilerle eğitilebilirken bu eğitim sürecinde model, dilin temel kurallarını ve dil bilgisini öğrenerek, kelime dağarcığını zenginleştiriyor.

“Türkçe Büyük Dil Modeli” sayesinde, Türk örf ve adetlerini de içeren Türkçe verilerle zenginleştirilecek yapay zeka, Türkiye’nin hassasiyetlerine hakim olacak, yeni teknolojiler ve uygulamalarla genç nesilde oluşabilecek kültürel yozlaşmanın önüne geçilmesine katkı sağlayacak.

Türkçeye özgü “tokenizer” geliştirildi​

Türkçe büyük dil modelinin geliştirilmesi için internet ve dijital kaynaklardan toplanan Türkçe metinlerle bir veri havuzu oluşturma çalışmaları devam ediyor.

Bu proje kapsamında açık kaynaklı büyük dil modelleri üzerinde çalışmalar yapılıyor. Kaliteli bir Türkçe dil modeli oluşturmak için Türkçe’nin inceliklerini göz önünde bulunduran bir ön işleme aşaması geçirildi ve uygun derin öğrenme mimarisi seçildi.

Ayrıca, Türkçeye özgü bir “tokenizer” geliştirilerek, bu açık kaynaklı büyük dil modellerinin Türkçede etkin şekilde kullanılması sağlandı. Bu mimarinin parametre sayısı ve kullanılacak veriye oranı belirlendikten sonra model eğitimine başlandı.

Çalışmalar kapsamında eğitim süreci yakından takip edilirken, modelin farklı doğal dil işleme alanlarında (soru/cevap, özetleme, dil üretme, metin sınıflandırma gibi) farklı başarı metrikleriyle değerlendirilerek en iyi haline getirilmesi üzerinde duruluyor.

Atılan adımlarla Türkçesi gelişmiş, Türkiye’nin hassasiyetlerine hakim yapay zekanın, genç nesilde oluşabilecek kültürel yozlaşmanın önüne geçilmesine de katkı sağlaması hedefleniyor.

 
  • Beğen
Tepkiler: Rafet

Yapay zekada Türkiye’nin hedefleri büyük​

Türkiye’nin günlük yaşamda kullanımı giderek artan yapay zeka teknolojileri alanında dünyanın büyük oyuncuları arasında yer alabileceği belirtiliyor.​

14.04.2024 - Ankara

AA’nın, “Yapay Zeka Çağına Doğru” başlıklı dosyasının beşinci haberinde yapay zeka teknolojilerinin Türkiye’nin yazılım sektörüne etkileri ele alındı.

Türkiye Yazılımcılar Federasyonu (TÜYAFED) Genel Başkanı Mustafa Çalış, büyük dil modellerinin (LLM) metinleri işlemek, anlamak ve oluşturmak için tasarlanmış gelişmiş yapay zeka sistemleri olduğunu dile getirdi.

Çalış, yapay zekanın savunma, telekomünikasyon ve sağlık sektörlerindeki olumlu etkilerini ve bunun ihracata yansımalarını gördüklerini söyledi.

Türkiye’nin dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına yazılım ve teknolojinin gücüyle taşınabileceğini ifade eden Çalış, “Ülke olarak ilk 10 ekonomiye girmek istiyorsak eğitim, üretim ve ihracat üçgeni üzerinde büyük yatırımlar yapılması gerekmektedir. Son yıllarda ihracatın artması için devlet tarafından verilen hibe ve desteklerle yıllık hacmin 10 milyar dolara çıkması hedeflenmektedir.” dedi.

Çalış, yapay zeka alanında yeni yatırımlar ve çalışmalar yapıldığını dile getirerek, “Bu çalışmalarla yapay zekanın istihdam sorunları oluşturacağını düşünmüyorum.” dedi.

“Gençlerle ‘yazılım devrimi’ yapılacak”​

Türkiye’deki yapay zeka çalışmalarına da değinen Çalış, şunları kaydetti:

“Ülkemizde yapay zeka etki alanının 2025-2030 yıllarında daha fazla artacağını, Türkiye’nin küresel alanda büyük bir oyuncu olacağını ve ülke olarak global yarış içinde olacağımızı düşünüyorum. Türkiye’nin ülkenin en büyük sermayesi olan gençlerle ‘yazılım devrimi’ yapacağına ve hak ettiği yerde olacağına inanıyorum.”

“Yapay zeka ile istihdam çeşitlenecek”​

Federasyonun Genel Sekreteri Cansın Duman da yazılımcıların yapay zeka kullanımı ve bilgi kapsamlarını genişletmelerinin olumlu etkiler yaratacağını belirtti.

Yapay zekanın entegrasyonuyla organizasyonların farklı alanlarda da üretim gücüne sahip olabileceklerini ifade eden Duman, “Mevcut iş gücünün bu durumdan kısa zamanda zarar görmeyeceğini belirtebiliriz. Yapay zeka ile yeni çalışma alanları ve pozisyonlar açığa çıkacak ve istihdam çeşitlenecektir.” diye konuştu.

Duman, şirketlerin de yapay zekanın iş gücü hacmini daraltacağına dair varsayımlarını doğru şekilde yönetmelerinin önemine dikkati çekti.

“Yapay zeka kusursuza yakın bir hale gelecek”​

Federasyonun Yazılım Komitesi Başkanı İlker Yıldızak da yapay zekada beklentilerin öngörülenden çok daha erken gerçekleştiğini ifade ederek, “Yapay zeka, daha çok meslek yaşı genç olan yazılımcıların araştırma ve örnek bulma sürelerini kısalttı. Tecrübeli yazılımcıların ise ‘basit ama zaman alan’ işlerini hızlandırdı. En az iki nesil daha yazılımcılar için bu şekilde devam edeceğini öngörebiliriz.” değerlendirmesinde bulundu.

Yapay zekanın, geçmişe göre önemli işler başarsa da henüz emekleme aşamasında olduğunu belirten Yıldızak, yapay zeka kullanımının Türkiye’de dünyaya paralel seyrettiğini vurguladı.

Yıldızak, yapay zekanın yazılım sektörüne daha fazla etkisinin olacağına işaret ederek, “Yazılım geliştirmeye destek amaçlı olarak 2028’in 3. veya 4. çeyreğinde dünyayla Türkiye’de de yapay zekanın ağırlığını daha fazla hissedeceğiz.” dedi.

Yapay zekanın yazılım geliştirme sektöründe kullanımına da değinen Yıldızak, şunları kaydetti:

“Yapay zeka yazılım geliştirme hususunda şu anda ve gelecekte de ‘insanların zaten akıl edip yapabildiği fakat bunun zaman aldığı’ işleri hayal edilemeyecek biçimde hızlandırmak için kullanılacaktır. Yapay zeka, düşük ve orta düzeyde karmaşık algoritmaların yapımı için gittikçe gelişecek ve kusursuza yakın bir hale gelecektir. Uzun vadede teknoloji neler getirir bilinmez ancak sistemlerin birbirleri ile haberleşmeleri gereken, özellikle siber güvenliğin önem arz ettiği veya kapalı devre çalışması gereken özel sistemlerde kullanımı zor görünüyor. Çünkü yapay zeka, erişebildiği veriler arasında süzme işlemleri yaparak istatistiksel olarak doğruya en yakın sonucu kullanıcıya sunuyor.”

 
  • Beğen
Tepkiler: Meksika ve Rafet

Türkiye yapay zeka alanına "damga"sını vurmaya hazırlanıyor​

Ulusal Yapay Zeka Stratejisi’nin 2024-2025 dönemini kapsayan eylem planında yapılan güncellemeyle Türkiye, yerli büyük dil modelini geliştirmekten yetenekli bireyleri ülkeye çekmeye kadar çeşitli projeleri hayata geçirecek.​

Ankara - 24.07.2024​

AA muhabirinin edindiği bilgilere göre, Ulusal Yapay Zeka Stratejisi’nin 2024-2025 dönemini kapsayan eylem planı teknolojik gelişmeler ve ulusal ihtiyaçlar doğrultusunda güncellendi.

11’inci Kalkınma Planı ile 2021 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı doğrultusunda, Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi Başkanlığı ve Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca hazırlanan belge, Türkiye’nin 2025 yılına kadar yapay zeka alanında yürüteceği çalışmalar için yol haritası niteliği taşıyor.

Eylemler kapsamında, "TechVisa Programı"yla yapay zeka alanındaki yetenekli bireylerin Türkiye’ye çekilmesine yönelik mekanizmalar hayata geçirilecek. Türk diasporasında yapay zeka alanında çalışan akademisyenler ve uzmanlar da Türkiye’nin yapay zeka ekosistemiyle buluşturulacak.

Yerli geliştirilecek üretken yapay zeka modellerine (LLM, LAM) ilişkin teknik ve etik standartları belirlemek üzere uzman komite kurulacak.

Türkçe büyük dil modeli geliştirilecek ve tüm ekosistemin katkısını almak amacıyla Türkçe Büyük Dil Modeli Topluluğu oluşturulacak. Bu modellerin geliştirilmesinde Türk cumhuriyetlerinden veri temin edilmesi ve modelin bu ülkelerde kullanımı için işbirliği mekanizmaları geliştirilecek.

Kendi büyük dil modelini geliştiren ülkeler veya bu konudaki küresel firmalarla bilgi ve tecrübe paylaşımına yönelik işbirlikleri de artırılacak. Küresel teknoloji firmalarının yapay zeka alanındaki AR-GE faaliyetlerini Türkiye’de yürütmelerine yönelik özel bir mekanizma kurgulanacak.

“Güvenilir Yapay Zeka Damgası” oluşturulacak​

Üretken yapay zeka modellerinin geliştirilmesi amacıyla bu alanda Türkiye’yi küresel oyuncu haline getirecek işlemci altyapısına yönelik ihtiyaç analizi yapılacak, kapasite geliştirilecek.

Yapay zeka uygulamaları denetim ve yasal uyumu için belgelendirme mekanizması doğrultusunda “Güvenilir Yapay Zeka Damgası” oluşturulacak.

“Yapay Zeka Uygulamaları Hukuki Değerlendirme Rehberi” hazırlanacak. “Yapay Zeka Değer ve İlkeler Etki Analizi Çerçevesi” oluşturulacak. Güvenilir yapay zekanın denetimi için gereken araçlar geliştirilmesi sağlanacak.

Türkiye’nin siber uzaydaki varlıklarına karşı yöneltilen özellikle yapay zeka ile güçlendirilmiş yeni nesil siber tehditlerin tespit edilmesi, önlenmesi ve etkilerinin azaltılması kapsamındaki işlerin tek elden yürütülmesi amacıyla gerekli politika ve mevzuat geliştirme çalışmaları yürütülecek.

Yapay zeka tarafından oluşturulan içeriğin fikri mülkiyet haklarının açıklığa kavuşturulmasına yönelik rehber hazırlanacak ve yapay zeka ürünlerinin patentlenebilmesine ilişkin standartlaştırma çalışmaları yapılacak.

Yapay zeka sistemlerinin geliştirilmesini, kullanılmasını ve yapay zeka içeren sistemlerin piyasaya arzını düzenleyen uluslararası normlarla uyumlu ulusal düzenleme yapılacak.

Kurumsal Yapay Zeka ve İleri Analitik Proje Yönetim Rehberi oluşturulacak.

Destekler artırılacak​

Yapay zeka alanındaki yetkin iş gücünün artırılması amacıyla Uluslararası Lider/Genç Araştırmacılar ve Sanayi Doktora Programı destek miktarları ve bu programlardan yararlanan araştırmacı sayısı artırılacak.

Devlet burslarıyla yurt dışında lisansüstü öğrenim için kontenjanlar çoğaltılacak.

Yapay zeka alanında çalışan araştırmacılar "Yurt İçi ve Yurt Dışı Doktora Sonrası Araştırma Burs Programları"yla desteklenecek. Yapay zeka alanında yükseköğretim öğrenci ve personel değişim faaliyetlerine destek verilecek.

Kamu kurum ve kuruluşlarının sahip olduğu verilere ilişkin envanter çıkarılarak “Merkezi Kamu Veri Alanı” kurulacak.

Yapay zeka ürünlerinin risk odaklı değerlendirilmesine imkan tanıyan “Yapay Zeka Risk Yönetimi Sistemi Belgelendirme Programı” hayata geçirilecek.

“Yapay Zeka Etki Analizi - Sektör Raporları” adlı sektörel raporlar hazırlanacak.

Yapay zeka alanındaki uluslararası çalışmaların takibi, bu konudaki çalışmalara etkin katılımın sağlanması ve katkı verilmesi amacıyla “Uluslararası Yapay Zeka Çalışmaları Takip ve Koordinasyon Komitesi” kurulacak.

Türkiye’de yapay zeka alanda faaliyet gösteren ulusal ve uluslararası firmalara ve ürünlere yönelik envanter oluşturulacak.

Yurt içinde yapılan AR-GE çalışmaları sonucunda ortaya çıkan yapay zeka ürün ve çözümlerinin KOBİ’ler tarafından kullanılmasını teşvik edecek destek programı uygulamaya konulacak.

“Türkiye Yapay Zeka Portalı” kurulacak​

"Yapay Zeka Ekosistem Çağrısı"na çıkılacak. Kamu idarelerinin ihtiyaçları sektör uzmanlığı ile eşleştirmek üzere yeni “Kamu Yapay Zeka Ekosistem Çağrıları” açılacak.

TÜBİTAK BİLGEM Yapay Zeka Enstitüsü yönetiminde “Türkiye Yapay Zeka Portalı” kurulacak ve idame ettirilecek. Enstitünün tematik alan yapılanmasıyla uyumlu “yapay zeka enstitüsü birlikte geliştirme laboratuvarları” kurulacak.

Yapay Zeka Enstitüsü kurumsal kapasitesi tüm ekosistemi destekleyecek şekilde geliştirilecek ve Enstitü bünyesinde “Temel Yapay Zeka Araştırma Grubu” oluşturulacak.

Mesleki eğitim kursları ve işbaşı eğitim programları ile yapay zeka nedeniyle istihdam olanakları daralacak işsizlere ve mevcut durumda çalışan kişilere yönelik eğitimler düzenlenecek.

Yapay zekanın mesleklerin dönüşümü ve iş gücüne etkisinin değerlendirilmesi amacıyla kurum bünyesinde çalışma takımı oluşturulacak.

Girişim sermayesi fonlarıyla işbirlikleri geliştirilecek ve sektörlere özgü tematik kümelerin ve mükemmeliyet merkezlerinin kurulması teşvik edilecek.

“Öğrenme analitiği platformu” oluşturulacak​

Yapay zeka alanı haricindeki bilim alanlarında eğitim programlarının müfredatına, veri bilimi ve yapay zeka konularının dahil edilmesi hususunda koordinasyon yürütülecek.

Orta ve uzun vadeli iş gücü analiz ve projeksiyonları dikkate alınarak bu alanda ön lisans, lisans ve lisansüstü düzeyde programlar açılacak.

Sertifika eğitimi veren özel eğitim kurumları için yapay alanında eğitim programı standartları belirlenecek ve uygulanacak. Ulusal meslek standartları ve ulusal yeterlilikler hazırlanacak ve bu kapsamda ölçme değerlendirme altyapısı kurulacak.

İlgili derslerin müfredatları algoritmik düşünme, yapay zeka teknolojileri ve etik ilkeler ekseninde iyileştirilecek, öğretim programları çerçevesinde dijital içerikler hazırlanacak.

Mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarına ve ortaöğretime yönelik yapay zeka öğretim programı hazırlanacak. Öğretmenlerin bu alanda hizmet içi eğitimlerle farkındalıkları ve kapasiteleri artırılacak.

Öğrenmenin geliştirilmesi için ekosistemin iyileştirilmesine yönelik “öğrenme analitiği platformu” oluşturulacak.

Yapay zeka ekosisteminin geliştirilmesi amacıyla yerli üretken yapay zeka uygulamalarına yönelik ulusal yarışmalar düzenlenecek. Toplumun genç kesimlerine yapay zeka bilinci aşılamak ve bu konuda farkındalığı artırmak amacıyla “Yapay Zeka Okuryazarlığı Seferberliği” başlatılacak.

Mevcut iş gücünün dönüşümü için özelleştirilmiş “Yapay Zeka Eğitim Modeli” tasarlanacak.

Anadolu Ajansı​

 
  • Beğen
Tepkiler: Rafet

Konu görüntüleyen kullanıcılar

Benzer konular