Mustafa_Yıldırım
Paylaşımcı Üye
Kocaseyit Anıtı ve Müze
Mütevazi hayatını, Çanakkale Zaferi’nin kazanılmasından sonra da devam ettiren bu değerli insanın ruhunu şad etmek için, her yıl 18 Mart tarihinde hatırasına istinaden yapılan anıtı başında törenler düzenlenmektedir.
Kocaseyit Köyü’nde Seyit Onbaşı’nın kabrine yakın yerde yapılan bu anıt, 4 dönümlük geniş bir alan üzerine kuruludur. Anıt alanı içerisinde Koca Seyit heykeli, Atatürk heykeli, anıt, müze ve savaş topu yer almaktadır.
Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi rahmetli Prof.Dr. Tankut ÖKTEM tarafından projelendirilen ve yapımına başlanan, ancak heykeli bitirmeye ömrü yetmeyen ve Öktem’in ailesi tarafından tamamlanan Topçu Onbaşı Koca Seyit heykeli, Havranlılara Tankut Öktem anısına yine ailesi tarafından hediye edilmiştir.
Heykele birleşik olarak, Balıkesir Valiliği ve Havran Kaymakamlığı’nca yaptırılan Atatürk Anıtı ise, Atatürk’ün sözlerini içeren ve Çanakkale Savaşları’ndaki siperlerin sembolize edildiği aynı kompozisyon içerisinde yer almaktadır.
Ocean gemisi ve Koca Seyit’in topa sürdüğü mermilerin temsil edildiği Anıt’ta ise, Orhan Şaik Gökyay’ın “Bu Vatan Kimin” adlı şiiri ve “Atatürk’ün Gözüyle Çanakkale Zaferi’ndeki Türk Askeri” yazısı yer almaktadır.
1889 Edremit Havran ilçesi Manastır köyünde (köy sırasıyla Çamlık sonrasında da Koca Seyit köyü adını almıştır) doğan Topçu Onbaşı Seyit’in babasının adı Abdurrahman, annesinin adı Emine’dir. Kayıtlara göre: Çanakkale Müstahkem Mevkiindeki askerliği “Ağır topçu neferi” olarak 1914 yılında başlamış, Koca Seyit’in görev yaptığı tabya olan Mecidiye Tabyası da 18 Mart günü isabet almış ve 16 nefer şehit olmuştur. Bu bombardımandan sağ olarak kurtulan Koca Seyit sağlam kalan topu, 276 kiloluk mermiyi Niğdeli Ali’nin de yardımıyla sırtında taşıyarak, 3 kez ateşlemiş ve üçüncü atışta Ocean zırhlısını dümen tertibatından vurmuştur.
Koca Seyit’e, savaşın kaderine tesir eden bu kahramanlığından dolayı onbaşılık rütbesi verilmiştir.
1918 yılında askerliği sona ermiştir. 1934 Soyadı Kanunu ile “Çabuk” soyadını almıştır. Terhis olduktan sonra köyüne dönmüş, dağlarda odun kömürü yapıp satarak geçimini sağlamakta iken, yakalandığı zatürre hastalığından kurtulamayarak 1 Aralık 1939 tarihinde,50 yaşında vefat etmiştir. Günümüzde mezarı (Kocaseyit anıtı ve müzesinin yanındaki köy mezarlığında) kendi köyünde yer almaktadır.
2018 08 07 tarihinde resimleri çektim
Mütevazi hayatını, Çanakkale Zaferi’nin kazanılmasından sonra da devam ettiren bu değerli insanın ruhunu şad etmek için, her yıl 18 Mart tarihinde hatırasına istinaden yapılan anıtı başında törenler düzenlenmektedir.
Kocaseyit Köyü’nde Seyit Onbaşı’nın kabrine yakın yerde yapılan bu anıt, 4 dönümlük geniş bir alan üzerine kuruludur. Anıt alanı içerisinde Koca Seyit heykeli, Atatürk heykeli, anıt, müze ve savaş topu yer almaktadır.
Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğretim Üyesi rahmetli Prof.Dr. Tankut ÖKTEM tarafından projelendirilen ve yapımına başlanan, ancak heykeli bitirmeye ömrü yetmeyen ve Öktem’in ailesi tarafından tamamlanan Topçu Onbaşı Koca Seyit heykeli, Havranlılara Tankut Öktem anısına yine ailesi tarafından hediye edilmiştir.
Heykele birleşik olarak, Balıkesir Valiliği ve Havran Kaymakamlığı’nca yaptırılan Atatürk Anıtı ise, Atatürk’ün sözlerini içeren ve Çanakkale Savaşları’ndaki siperlerin sembolize edildiği aynı kompozisyon içerisinde yer almaktadır.
Ocean gemisi ve Koca Seyit’in topa sürdüğü mermilerin temsil edildiği Anıt’ta ise, Orhan Şaik Gökyay’ın “Bu Vatan Kimin” adlı şiiri ve “Atatürk’ün Gözüyle Çanakkale Zaferi’ndeki Türk Askeri” yazısı yer almaktadır.
1889 Edremit Havran ilçesi Manastır köyünde (köy sırasıyla Çamlık sonrasında da Koca Seyit köyü adını almıştır) doğan Topçu Onbaşı Seyit’in babasının adı Abdurrahman, annesinin adı Emine’dir. Kayıtlara göre: Çanakkale Müstahkem Mevkiindeki askerliği “Ağır topçu neferi” olarak 1914 yılında başlamış, Koca Seyit’in görev yaptığı tabya olan Mecidiye Tabyası da 18 Mart günü isabet almış ve 16 nefer şehit olmuştur. Bu bombardımandan sağ olarak kurtulan Koca Seyit sağlam kalan topu, 276 kiloluk mermiyi Niğdeli Ali’nin de yardımıyla sırtında taşıyarak, 3 kez ateşlemiş ve üçüncü atışta Ocean zırhlısını dümen tertibatından vurmuştur.
Koca Seyit’e, savaşın kaderine tesir eden bu kahramanlığından dolayı onbaşılık rütbesi verilmiştir.
1918 yılında askerliği sona ermiştir. 1934 Soyadı Kanunu ile “Çabuk” soyadını almıştır. Terhis olduktan sonra köyüne dönmüş, dağlarda odun kömürü yapıp satarak geçimini sağlamakta iken, yakalandığı zatürre hastalığından kurtulamayarak 1 Aralık 1939 tarihinde,50 yaşında vefat etmiştir. Günümüzde mezarı (Kocaseyit anıtı ve müzesinin yanındaki köy mezarlığında) kendi köyünde yer almaktadır.
2018 08 07 tarihinde resimleri çektim
Moderatör tarafında düzenlendi: