Alıntı: Kemalpaşa Belediyesi
Kültürel Durum:
İlçemizde, erken kalkolitik çağdan başlayarak Bizans dönemine kadar uzanan çok önemli arkeolojik verilere ulaşılmıştır. Bu tespit ve çalışmalar arasında Ege Bölgesi Arkeoloji Kronolojisine yeni bir boyut kazandıran Ulucak Höyük çalışmaları ayrı bir öneme sahiptir. Ayrıca Çambel Köyü civarında İlydia geleneğinde birçok tümülüs bulunmaktadır.
İlçemizin bu tarihi değerleri yanında ormanlarla kaplı dağları, yaylaları, piknik alanları, tarihi kalıntıları ile çok zengin kültür ve tabiat varlıklarına sahiptir.
Nüfusun Sektörel Dağılımı ve Yaş Grupları:
Kemalpaşa’da nüfusun yapısal özellikleri sanayileşme sürecinin sonucu olarak değişim yaşamaktadır. Yılların tarım kasabası olan Kemalpaşa sanayi ile bu kimliğinden uzaklaşmıştır. 1990 verilerine göre nüfusun %33’ü sanayide, %49,2’si hizmetlerde, %17,8’i tarımda çalışmaktadır. Demografik etkiler bununla da sınırlı kalmamakta, sanayinin geliştiği bazı köylerde cinsiyete göre sektörel dağılım erkeklerin lehine artmaktadır. Nüfusun yaş yapısı göçle değişmiş, çocuk ve yetişkin nüfusu artarken yaşlı nüfus oranı aynı hızda artış göstermiştir.
KEMALPAŞA TARİHİ
Antik Dönem
Kemalpaşa da Bizans döneminden kalma kale ve surları ile düzlükte bahçeler içinde bir Bizans sarayı yükselmektedir. Roma döneminden bu yana Nymphaion olarak anılan bu yerleşim bölgesi sonradan Nif ve günümüzde de Kemalpaşa olarak anılmaktadır. Nymphaion kelimesinin kökeninin Luwi kökenli olduğu tahmin edilmekle beraber Helenistik dönemde ‘’Nympha’’dan türetildiği açıktır. Nympheler mitolojide sularla ilgili bir çeşit tanrıça olarak geçerler. Suların ve ağaçların bol bulunmasından dolayı buraya su perilerine adanmış tapınak anlamına gelen Nymphaion denilmiştir. Burada Akadlar, Hititler, Helenler, Lidyalılar, Persler, Romalılar, Bizanslılar ve Türkler hüküm sürmüştür. Kemalpaşa tarihi geçmişi M.Ö. 13. yüzyıla dayanmaktadır. İlçe yakınlarındaki Karabel geçidinde M.Ö. 13. yüzyıla ait Hititlerden kalma iki savaşçı kabartması bulunmaktadır.
Kemalpaşa ilçesinin tarihteki adı, Yunanca’da gelin anlamına gelen “Nif” olmuştur. İlçenin bu adı almasında yaz kış yeşillikler içinde olması, özellikle bahar aylarında kiraz ve meyve ağaçlarının çiçek açması ile bir gelin görünümünü alması etkili olmuştur.
İlçemiz Smryna (İzmir) Kenti ile İlydia (Sardes) arasında bir geçiş noktası olması nedeniyle antik çağlarda birçok yerleşime sahne olmuş, özellikle Bizans ve Osmanlı dönemlerinde dikkate değer boyutta iskân görmüştür.
Türk Hâkimiyeti Dönemi
Evliya Çelebi, Seyahatnamesinde İlçemiz hakkında şu bilgiye yer vermiştir. “Kalesi yalçın bir kaya üzerinde, 5 köşeli, 2 kapılı, 200 adımlık içindeki ve altındaki kubbelerden akan soğuk sular vardır. İçinden elini uzatıp bir iki tas su çıkarmak mümkün değildir.”
Kemalpaşa Merkez yerleşiminde yer alan Çarşı Camii kapısındaki taşın üzerinde ise “1306 sabahın hıfzı leyhinde (gece yarısı) yandı, bu çarşı” diye yazdığından ilçenin 1890 yılında büyük bir yangın geçirdiği anlaşılmıştır.
Kaynak:
Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.