Eski Uygarlıklar'dan Kalma Yapılar

Ur Zigguratı (M.Ö. 2100), Irak

Milattan önce 2100 yılından kalan bir eser olan Büyük Ur Zigguratı, Irak Nasuriye’de bulunuyor.

Sümerler döneminde Kral Ur-Nammu tarafından yaptırılan bu dayanıklı tapınak, tanrılara adanmış.

Tapınağın ilk restorasyonu 1940’lı yıllarda geçirdiği biliniyor.

Saddam Hüseyin döneminde ise bu eserin gerçek anlamda dünya mirasına dahil olacak şekilde elden geçmesi sağlanmış.

Kaynak. Tarihstopi

8 Beğeni

Petra Antik Kenti

Ürdün’de yer alan Petra Antik Kenti’nin geçmişi MÖ 400 yılına dayanıyor. Petra Antik Kenti, MÖ 400 ila MS 106 yılları arasında Nebatiler’in başkenti konumundaydı. Nebatiler, Fırat ırmağından Kızıldeniz’e değin uzanan ve Suriye ile Arabistan arasındaki sınır bölgesini de kapsayan halktı. Deprem ve ekonomik sıkıntılar ortaya çıkınca, Petra ışıltısını kaybedip zaman için unutuldu.

Gizemli bir şekilde yüzyıllarca uyuyan Petra Antik Kenti, 1812 yılında İsviçreli gezgin Johann Burckhardt tarafından tekrar keşfedildi.

100 kilometre alana yayılan Petra Antik Kent’in ilk yapım amacı halen sırrını korumakta. Ancak son araştırmalar Petra’daki El-Hazne altında gizli bir bölüm olduğunu, burada kral mezarlarının yer aldığını kesin bir biçimde ortaya koydu
Jordan-18C-108

Petra Antik Kent’teki tiyatro, tapınak, yerleşim alanı vb gibi tüm yapılar kireç taşından oymadır. Blok kaya parçalarına oyulan tapınak, amfi tiyatro, mezarlar ve rölyefler Petra Antik Kenti’nin karakteristik özellikleridir.

7 Temmuz 2007 yılında açıklanan Dünyanın Yedi Harikası listesinde Petra Antik Kenti de yer aldı. Ayrıca bu listedeki bir diğer dünya harikası Peru’daki Machu Picchu ile kardeş şehirdir. Petra Antik Kenti, ayrıca 6 Aralık 1985 yılından bu yana da UNESCO Dünya Kültürel Mirası listesinde koruma altında.


images (33)
Lower_city,_Petra

images (31)

KaynakHaberTürk

8 Beğeni

Mayalar dan Kalan Yapılar :eye_in_speech_bubble:
images (4)
kapak11
images (5)
images (6)

5 Beğeni

Piramitler, antik firavunların gücünün ve teknolojik hünerlerinin ikonik sembolleri ve halen Mısır’ın silüetine hakim. Peki piramitler ilk olarak ne zaman inşa edildi? Ve en başta neden inşa edildiler?
images (31)

Mısır’daki ilk piramit yaklaşık 4.700 yıl önce hüküm süren firavun Djoser tarafından inşa edildi. Bin yıldan fazla bir süre sonra, Antik Mısır’ın bir firavun için inşa edilen son piramidi yaklaşık 3.500 yıl önce I. Ahmose için inşa edildi. Bundan sonra Mısır hükümdarları Krallar Vadisi’ndeki yeraltı mezarlarına gömüldü.

Başka bir deyişle, eski Mısır piramitleri yaklaşık olarak MÖ 2700 ile MÖ 1500 yılları arasında inşa edilmişti. Bu da en eski piramitleri, ilk olarak 4.000 ila 5.000 yıl önce inşa edilen Stonehenge ile aynı yaşta yapıyor. Ancak piramitler, MÖ 447’de inşa edilen Parthenon, MÖ 220’de inşa edilen Çin Seddi ve MS 80’de inşa edilen Kolezyum gibi diğer antik yapılardan çok daha eski. Yine de 11.000 ila 12.000 yıl önce inşa edilen Türkiye’deki Göbekli Tepe’den çok daha yeni kalıyor



images (34)
images (33)

Arkeoloji Müzesi

5 Beğeni

Çatalhöyük, Konya

İnsanlığın gelişiminde önemli bir evre olan yerleşik toplumsal hayata geçişle birlikte, tarımın başlangıcı ve avcılık gibi önemli sosyal değişim ve gelişmelere tanıklık eden Çatalhöyük Neolitik Kenti , Güney Anadolu Platosu’nda yaklaşık 14 hektarlık bir alan üzerinde yer almaktadır. İki höyükten oluşan Çatalhöyük Neolitik Kenti’nin daha uzun olan Doğu Höyüğü , MÖ 7400 ve 6200 yılları arasına tarihlenen 18 Neolitik yerleşim katmanından oluşmaktadır. Söz konusu katmanlarda, sosyal örgütlenmeyi ve yerleşik hayata geçişi simgeleyen duvar resimleri, rölyefler, heykeller ve diğer sanatsal öğeler yer almaktadır. Batı Höyüğü ise MÖ 6.200 ve 5.200 yılları arasına tarihlenen Kalkolitik Dönem 'e ait kültürel özellikler göstermektedir. Bu özellikleriyle Çatalhöyük, aynı coğrafyada 2000 yıldan fazla bir süredir var olan köylerden kentsel hayata geçişin de önemli bir kanıtıdır.
Çatalhöyük’teki içlerine çatılardan girilen birbirine bitişik evler ile sokağı olmayan yerleşim benzersiz bir özellik sergilemektedir. Ortadoğu ve Anadolu’da diğer Neolitik alanlar bulunmuş olmasına rağmen, Çatalhöyük Neolitik Kenti, kalıntıların boyutu, yaşayan toplumun yoğunluğu, güçlü sanatsal ve kültürel gelenekler ve zaman içindeki sürekliliğin benzersiz bileşimi ile olağanüstü evrensel değer taşımaktadır. Bu özelliklerinin bir sonucu olarak 2009 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne önerilmiştir. İnsanlık tarihine ışık tutan Çatalhöyük Neolitik Kenti, 2012 yılında UNESCO Dünya Miras Listesi’ne alınmıştır.
images (14)
images (13)
images (12)


Çatalhöyük Neolitik Kenti Nerede?

Konya’nın 52 kilometre güneydoğusunda, Hasandağı’nın yaklaşık olarak 136 kilometre uzağında, Çumra İlçesi’nin 11 kilometre kuzeyinde yer almaktadır. Konya Ovası’na hakim arazide bulunmaktadır.

KAYNAK
Konya İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü

4 Beğeni

Kailasa Tapınağı’nın İnşaası

“Kailasa Lordu” olarak çevrilen Kailasanatha olarak da bilinen Kailasa Tapınağı batı Hindistan’da Maharaştra eyaletinde bulunan eski bir Hint tapınağıdır. Bu tapınak, 34 kaya manastırı ve tapınağı içinde barındıran Ellora Mağaraları’nın bir parçasıdır.


Bu tapınak adını Hint Tanrısı Şiva’nın Himalayalar’daki yerleşim yeri olan Kailasa Dağı’ndan almıştır. Bu tapınağın, milattan sonra 8. yüzyılda Raştrakuta İmparatorluğu’nun 1. Krişna hükümdarlığı döneminde inşaa edildiğine inanılır. Kailasa Tapınağı, Şiva’nın kutsal dağını temsil ettiği için bu tapınak bu Hint tanrısına ithaf edilmiştir. Kailasa Tapınağı’nın milattan sonra 757 ve 783 arası inşaa edildiği düşünülüyor. Bu harika tapınağın inşaası için yaklaşık otuz yıl gibi bir süre boyunca Charanandri tepelerindeki dikey bazalt uçurumlardan 200.000 ton (bazı kaynaklara göre 150.000 ila 400.000 ton arası) taş çıkarıldığı tahmin ediliyor. Ayrıca, tapınağın sadece keski ve çekiç kullanılarak yontulduğu da söyleniyor.
1660764951721
Maharaştra’nın Marathi halkı arasında dolaşan bir ortaçağ efsanesine göre, Kailasa Tapınağı bir haftada inşaa edilmiştir. Bu efsane, kocası çok hasta olan bir kraliçeden çıkmıştır. Kraliçe, Şiva’ya tanrının kocasını iyileştirmesi için dua etmiştir. Bu iyiliğin karşısında ise kraliçe ona ithafen bir tapınak dikmeye ve inşaası bitene kadar da oruç tutmaya yemin etti. Kraliçe, duaları kabul olunca sözlerini tutmaya koyuldu. Mimarlar böylesine büyük bir tapınağın inşaasının uzun süreceğini düşündüklerinden kraliçenin orucu endişe uyandırdı. Mimarlardan biri olan Kokasa tapınağın bir haftada biteceğine söz verdi. Kokasa sözünü tuttu ve kayayı üstünden altına doğru yontmaya başladı. Kailasa Tapınağı bir hafta içinde hazırdı.

Kailasa Tapınağı’nın Karmaşık Heykelleri ve Oymaları

1660764976988
Ortaya çıkan Kailasa Tapınağı her açıdan tanrılara bir övgü niteliğindeydi. Bu başarıyı gerçekleştirmek için gereken yaratıcılığın yanında Kailasa Tapınağı, sayısız heykeliyle de kayda değer bir tapınaktır. Mesela bahçenin tam ortasında Şiva’nın kutsal ineği Nandi’nin Shivalinga’ya bakan bir heykeli bulunuyor. Bu tip geleneksel özellikler Şiva için inşaa edilen tüm tapınaklarda bulunur. Tapınağın zemininde fil heykelleri bulunur, bu heykeller bakana tapınağın sanki bu hayvanların sırtında taşınıyormuş izlenimini verir.

Ayrıca, Kaliasa Tapınağı’nda karmaşık biçimde yontulmuş çeşitli oymalar bulunabilir. Bunlardan bazıları çok önemli olan Mahabharata ve Ramayana destanlarının tasvirleridir. Buna ek olarak, tapınağın güneydoğu galerisinde Hint tanrısı Vişnu’yu tasvir eden 10 farklı oyma bulunur.
images (20)

Kaynak : nereye.com.tr

3 Beğeni

Newgrange; İrlanda’nın Boyne Nehri’nin kuzey tarafında, Drogheda’nın yaklaşık sekiz kilometre batısında bulunan tarih öncesi bir anıttır. MÖ 3200 civarında Neolitik Çağ’da inşa edilen Newgrange, Stonehenge ve Mısır piramitlerinden daha eski bir yapıdır. 300 yıl önce keşfedilen yapıda gerçekleştirilen kazılar sonucunda, bir mezar olduğu anlaşılmıştır. Newgrange, kış gündönümü sırasında astronomik bir fenomeni gösterir. Bu nedenle, ziyaretçiler kış gündönümü sırasında Newgrange’ı ziyaret ederek, yavaş yavaş odanın içini dolduran ışığı gözlemleyebilirler. Yapının özellikleri sebebiyle İrlanda’da bazı insanlar, Elfler ve periler tarafından yapıldığına inanmaktadır.

Anıt yapı; içi taşlarla döşenmiş bir geçit ve odalardan oluşan geniş bir dairesel höyükten meydana gelmektedir. Bu odalarda insan kemikleri, mezar kalıntıları veya adak sunuları bulunmuştur. Aynı zamanda höyüğün etrafında da bir taş daire bulunmaktadır. Yapının kullanım amacı tam olarak bilinmemektedir, ancak genellikle dini amaçlar için kullanıldığı düşünülmektedir. 1993 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası olarak ilan edilen Newgrange, 2013 yılından beri “Brú na Bóinne – Bend of Boyne Arkeolojik Topluluğu” olarak yeniden adlandırılmıştır.

images (69)
images (70)




Kaynak HaberTürk

5 Beğeni

Teotihuacan Piramitleri
Mexico City’nin 40 kilometre kuzeydoğusundaki UNESCO Dünya Mirası Listesi’ndeki Teotihuacan Antik Kenti, milattan sonra 14-16. yüzyıllar arasında hüküm süren Aztekler tarafından kullanıldığından, bu medeniyeti daha yakından anlamak için gidilmesi gereken yerlerden biri olarak gösteriliyor.

Yaklaşık 30 kilometrekarelik alana kurulan Teotihuacan Antik Kenti’nin kim tarafından yapıldığı tam olarak bilinmezken, Toltek, Zapotek ve Maya yerleşimi olduğu konusunda araştırmalar devam ediyor.


Kuzey Amerika’daki en eski metropol olan kentin tarihinin MÖ. 800 yıllarına kadar dayandığı araştırmalarla ortaya konulurken, bilinmeyen bir nedenle sakinlerince aniden terk edilen kentin adının da daha sonra buraya yerleşen Aztekler tarafından konulduğu araştırmalara yansıyor.

Azteklerin dili olan Nahuatl’de “Tanrıların Doğduğu Yer” anlamına gelen Teotihuacan Antik Kenti’nde, Güneş ve Ay Piramidi ismiyle iki büyük piramit, Queatzalcoatl Tapınağı (Tüylü Yılan) ve çevrelerinde ikincil derecede tapınaklar yer alıyor.

Tüylü Yılan Tapınağı altında keşfedilen 103 metre uzunluğundaki tünelde, tohumlar, hayvan kemikleri, çanak çömlek kalıntıları bulunurken, tünellerin, yeraltı dünyası ve kutsal kabul edilen yeraltı sularıyla ilişkili olduğu ve kentin önde gelenlerinin de tünellere gömüldüğü varsayılıyor.

Kentin güney batısındaki Güneş Piramidi’ni, güneyinde Ay Piramidi’ni 1,5 km uzunluğundaki Ölüler Yolu birleştiriyor. Bu yolda turistler mistik alanın dokusunu inceliyor.

Güneş Piramidi, Meksika’daki Cholula Büyük Piramidi’nden sonra Amerika Kıtası’ndaki ikinci büyük piramit olarak biliniyor.

Taban alanı 222x225 metre olan Güneş Piramidi, kimi kaynaklara göre 65, kimi araştırmalara göre de yaklaşık 70 metre yüksekliği ile dünyanın ise üçüncü yüksek piramidi olarak kabul ediliyor.

Yaklaşık 1 milyon metreküp volkanik taş ile yapıldığı düşünülen piramidin önünde tören alanı olarak hizmet ettiği araştırmalarla anlaşılan volkanik taşlardan yapılmış bir platform bulunuyor. Platform bugün turistlerin fotoğraf çekimi için kullanılıyor.

1968’de Güneş Piramidi’nin altına açılan bir mağara girişi keşfedilirken, Teotihuacan döneminden kalma eserler ve Aztek dönemine ait nesneler bulundu. Araştırmalar sonunda piramidin dini amaçlara hizmet ettiği de varsayılıyor.
Ay Piramidi ise 120x150 metre tabanı, 46 metre yüksekliği ile antik kenti gezen turistlerin ilk gördüğü yerleşimlerden biri konumunda bulunuyor.

Piramitlerin üstünde zamanla aşınan jaguar kafaları, pençeler, çıngıraklı yılanlar göze çarpıyor.

Dünyanın önde gelen üniversitelerinden arkeologların çalışmaları sonunda piramitlerin içerisinde kurban edilen insanların mezarlarına rastlandı ve kentin tarihte tören merkezi konumunda olduğu belirlendi.

Kazılarda yeşim ve oniks taşından yapılma buluntulara rastlandığı biliniyor.​​​​​​​ Teotihuacan kentindeki yapıların konumları, Orion takımyıldızının yerdeki yansıması olacak biçimde düzenlendiği araştırmalara yansıyor
36_640x480-3
35_640x480-6
34_640x480-5
33_640x480-9

2 Beğeni